Covid-19 Virüs Salgını Hakkında Çocukla Konuşmak

tarafından Belis Öğretmen

Gözlerimizi kapatıp açtığımızda hiç olmamış gibi hissetmeyi çok istediğimiz bir dönemdeyiz maalesef. Sadece çocuklar değil her yaş grubundan insanın oldukça etkilendiği bir süreç. Şu virüs meselesiyle o kadar çok içli dışlıyız ki maalesef… Çocuklarımıza doğru bilgi vermek, onların endişelenmemesi için bir şeyler yapmakta çok çaresiz kalıyoruz. Ama en azından bazı küçük ama önemli şeylere dikkat edebiliriz.

Okul öncesi dönemdeki çocukları bakteri, mikrop, virüs gibi, son zamanlarda çok duydukları ama görmedikleri bu canlıları anlamak ve anlamlandırmakta zorlanabilirler. Bunlar hakkında uygun dilde, anlayacakları bir şekilde bilgi vermek ama her mikroorganizmanın zararlı olmadığını, hatta vücudumuz için yararlı birçok mikroorganizmanın olduğunu da belirtmek oldukça önemli bir konu. Bununla ilgili müthiş görseller ve çizgi animasyonlar var hazırlanmış. Bunları beraber izleyip hakkında konuşabiliriz. Daha sonra uygun hijyen kuralları anlatılabilir. Eğlenceli el yıkama ve temizlik etkinlikleri yapılabilir.

Bu süreçte anne ve babanın sosyal medya ile ilgili duruşları oldukça dikkat edilmesi gereken bir durum. Maalesef sosyal medyada, televizyonda hiç hoş olmayan, uygunsuz görüntüler ve haberler yer alabiliyor. Çocukların yanında haberleri izliyorsak eğer, izleme süresini sınırlı tutmak, korkutucu görüntüler içeren videolar ve görsellerden uzak durmak çok önemli. Olumsuz, uygun olmayan haberlere bir büyük denetimi olmadan doğrudan maruz kalmalarını engellemek gereklidir. Çocuklarımızı bunlardan korumalı ve doğru, gerçekçi bilgiye ulaşmalarını sağlamak bize düşen görev olmalı.

Çocuklar, annelerinin,, babalarının, büyüklerinin ve öğretmenlerinin tepkilerini izler ve böyle öğrenirler. Sizin haberlere nasıl tepki verdiğiniz, diğer kişilerle aranızdaki konuşmalar, çocukların nasıl hissedeceği konusunda belirleyici olacaktır. Bu süreçte anne ve baba kaygı yaşayacaktır. Bu çok normaldir zaten. Ama abartılı ve yapmacık şekilde çocuğa hiçbir sorun yokmuş gibi yaklaşmanız halinde çocuk, bu abartılı ve vurdumduymaz tavırları da sezebilirler. Kendilerinden bir şey saklanıyormuş gibi hissederler. Böylece aileye karşı güven kaybı oluşabilir ve süreci daha endişeli geçirmelerine neden olabilir.

Bu zor dönemin en az psikolojik sıkıntılarla geçmesi  anne babanın ruh sağlıyla yakından ilişkili bence. Evde panik halinde ne yaptığını bilmez şekilde hareket eden anne ve babaların çocuklarına da kaygı bulaştırması kaçınılmazdır. Kendi kaygı halimizi kontrol etmenin önemli olduğunu bilmekle birlikte bunu gerçekleştirmek söylendiği kadar kolay olmadığını tabi ki biliyoruz; ama imkansız da değil.

Güvende olma duygusu afet zamanlarında çocukların her zamankinden daha fazla ihtiyacı olan şeydir. Çocuklara zor bir dönemden olduğumuzu açıkça belirtmek gerekir Ama anne ve babası olarak yapılması gerekeni yapmaya çalıştığımızı hem söylemek hem de bunu göstermeniz gerekmektedir. Herhalde bu en önemli konu…

Bu dönemde bazı planları ertelenmesi, rutinlerin değişmesi normal. Anne babalarda olabilecek abartılı ruhsal etkilenmeler çocukların ruhsal etkilenme durumlarını  ağırlaştırabilir .Özellikle küçük çocuklara aynı şeyleri defalarca anlatmamız gerekebilir. Yoğun stres altındayken tekrar tekrar soru sorarak sizden güvence istiyor olabilirler. ‘Anlattığım şey halen geçerli’ tarzında bir mesaj veren bir iletişim şekli  yararlı olabilir.

Okul öncesinde ki çocuklar bazı gelişme ve haberleri yanlış algılayabilirler; mesela her hastalanan kişide hastalık ağır seyreder, bu hastalığa yakalanan herkes ölür veya yoğun bakımda tüplere bağlanır gibi düşünüp endişelenebilirler. Onların ne bildiğini ve düşündüğünü öğrenip, onlara doğru bilgiyi vermeliyiz. Çocuklarımızın bizimle rahatça konuşabileceklerini, soru sorabilecekleri mesajını vermeliyiz. Ve rahat bir sohbet ortamı sunmalıyız. Ayrıca istemedikleri ve hazır hissetmedikleri sürece zorla konuşmamalıyız. Çocuklar bu konuyu merak etmiyorsa ve ilgileri yoksa özellikle konuyu açıp bilgilendirmek gereksiz kaygılanmalarına neden olabileceği için gerek de yoktur.

2 yorumlar

Ozge Mayıs 17, 2020 - 4:23 pm

Böyle güncel konulara değinmeniz çok güzel. Tebrikler!

Yanıtla
Belis Öğretmen Mayıs 17, 2020 - 4:24 pm

Çok teşekkür ediyorum.

Yanıtla

Yorum Yazın